Bir baba oğlunu oturdukları yere yakınlardaki bir ormana
yürüyüşe çıkartmıştı. Baba oğul şakalaşarak güzel güzel sohbet ediyorlardı.
Aniden çocuk keskin bir acı hissetti ve "AHHHH!" diye bağırdı.
Bağırmasıyla şaşırması bir oldu çünkü koyu ormanın
arkasındaki dağdan gelen gizli bir ses "AHHHH!" diye bağırdı çocuğa karşı.
İlk yankı deneyimi olduğu için çok şaşırmıştı ve korkmuştu.
Merakla dolu "Sen kimsin?" diye haykırıyor, Ama
aldığı tek cevap "Sen kimsin?". Bu onu kızdırdı, "Sen bir
korkaksın!" diye bağırdı ve ormandan gelen gizli ses "Sen bir
korkaksın!" diye tekrarladı.
Çocuk neler olduğunu anlayamayınca donup babasına baktı
ve “Babam neler oluyor?” diye sordu. "Oğlum," diye yanıtlıyor,
"dikkat et. Ona iyi bir şey söyle." Babasının istediği gibi dönüp sonra
"Seni seviyorum!" diye çığlık attı ve gizemli ses, "Seni
seviyorum!" diye yanıt verince çocuk şaşkınlıktan ne yapacağına şaşırdı.
Oğlunun kafa karışıklığını fark eden baba, doğa ile
bağırışlarla konuşmayı üstleniyor: "Sen Harikasın!" ve ses yanıtladı,
"Sen harikasın!" Çocuk heyecanlandı ama hala neler olduğunu
anlayamıyor.
Oğlunun dikkatini %100 çektiğini fark eden baba şöyle
açıklıyor: "Oğlum, insanlar buna bir ECHO (yankı) diyor, ama gerçekten bu
YAŞAM’dir. Hayat her zaman verdiğin şeyi geri veriyor. Hayat eylemlerin bir aynasıdır.
Daha çok aşk istersen, daha çok sevgi ver. Daha fazla
iyilik istiyorsanız, daha fazla iyilik ver. Anlaşılmak ve saygı duyulmak
istiyorsan, anlayış ve saygı göster. İnsanların seninle sabırlı olmasını
istiyorsan, onlarla sabırlı ol.
Bu doğa kuralı hayatımızın her alanına uygulanır. Bir
yankı, doğanın bize yapılmasını istediklerimizi başkalarına yapmamızı öğretme
ve kendimiz için dilediğimiz şeyi başkaları için dilememiz gerektiğini öğretir.
Hayat her zaman
verdiğin şeyi geri verir...
Hayat
tesadüf değil, kendi işlerimizin bir aynasıdır.
No comments:
Post a Comment